cut short

English-Turkish Translation

  1. kısa kesmek.
    cut a long story short: uzun sözün kısası, hulâsa, elhasıl.
  2. kısa kesmek (söz, yazı, vb.), birdenbire sona erdirmek.
    The accident forced them to cut their holiday
    short.
    cut someone short: birinin sözünü birdenbire kesmek.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

cut short a career
mesleğini yarıda bırakmak Verb
cut short the proceedings
muameleleri kısa kesmek Verb
cut a speech short
konuşmayı yarıda kesmek Verb
cut a visit short
ziyareti kısa kesmek Verb
cut a visit short
bir ziyareti kısa kesmek Verb
cut someone short
birinin sözünü kesmek Verb
short cut
kestirme (yol, yöntem vb.).
shortcut methods.
take a short cut
kestirmeden gitmek Verb
To cut a long story short, ...
Velhasıl-ı kelam, ... Adverb
To cut a long story short, ...
Sözün kısası, ... Adverb
To cut a long story short, ...
Velhasıl, ... Adverb
To cut a long story short, …
Uzun lafın kısası, … Adverb
English-Turkish phrases from Zargan's own database